Diziler

SERÇE SARAYI VE BEYAZ YALAN NİYE OLMUYOR?

Kaos ve gerginlik olan ortamda kimseyi durduramazsın,kaçar.Özellikle dizilerde de bunun dozu kaçıyorsa seyirciyi tutmanın imkanı yoktur,günümüzde.Zaten gündelik hayatında yeterince bunalan,sıkıntılar atlatan bizler televizyon izlerken dinlenmek isteriz

Bölüm boyunca gereksiz gerilimin hakim olduğu sahneler,anlamsız diyaloglar,karakterin bir türlü kendini ifade edememesi bir dizinin hele ki ilk bölümleri için vahim.

Açıkça söyleye bilirim ki ne Beyaz Yalan’ı ne de Serçe Sarayı’nı baştan başa izlemedim.Her zaman dediğim gibi bir dizinin 3-4 dakikasına bakıp akibeti anlaşılır.

Beyaz Yalan;Kutsi’nin 3.dizisi,ne kadar yorumcu besteci olsa da 100’ün üzerinde bölüm çekmiş.Oyunculuğa ekmek harcamış,şarkıcı-oyuncu kategorisinde yer alıyor.Bu tecrübesine istinaden Demir olarak karakterinde bir renk bulamadım.Yürüyüşü,duruşu,bakışı Doktor Levent.

Alara-Melek,eski dizisi daha bitme arefesinde iken yeni bir diziye başlamak bir oyuncu için risktir.Hele ki daha yolun başında isen,sanırım Deniz Baysal da bunun dezavantajını yaşıyor.Alara-Melek,Kaçak gelinlerde ki Kainat.

Genel olarak Beyaz Gelinler,durağan,akmayan heyecansız monoton bir ilişki gibi.

Serçe Sarayı’nın 1.bölümü beğenilmiş,Ratinglerine yansımıştı.Lakin ilerleyen bu bölümlerinde hızlı bir düşüş yaşamaya yayından kalkmaya doğru söylentiler aldı başını gidiyor.

Serçe Sarayı’nda Songül Öden’in yanı sıra popüler kültürün çok sevdiği Mert Fırat ve Alican Yücesoy da rol alıyor.Başta yukarıda saydığım sebeplerden dolayı ve bütün yükün Serçe’nin üstüne verilip diğer baş karakterlerin geri plana atıldığını ve en önemlisi hikayenin bekleneni karşılamadığı kanısındayım.