Okuduğunuz yazılara yorum atarsanız,mutlu edersiniz:)

20 Eylül 2015 Pazar

Yazın Öyküsü

YAZIN ÖYKÜSÜNÜ REVİZE ETSEK
Yazın Öyküsü ile ilgili ilk notlarımda,senaryonun tıkanacağını yazmıştım.Ki öyle de oldu.13.bölümde final kararı aldı.
Peki Yazın Öyküsü’nü revize etsek(yani yeniden yazsak)nasıl olurdu?
Hikaye,anne ve babanın kızlarını bulmasıyla değil de,Yaz’ın (annesinin kim olduğunu öğrenmiş) türlü numaralar ve ince oyunlarla,annesinin eşinin şirketinde işe başlaması,babasının kim olduğunu bulmak için ipucu aramaları,intikam yeminleri..annesinin göz bebeği kız kardeşinin,tek istediği  bütün kızların gözdesi,yakışıklı,playboy,biraz da psikopat olan ‘o adamı’kendine aşık ederek kullanması..sonrasında sahiden aşık olması gibi gibi..aşk üçgenlerinin entrikaların olduğu bir öykü olsaydı.Hem daha çok beğenilir hem de senaryo tıkanmazdı,kanımca..(bu başka dizi gibi oldu ama neyse,Yaz’a niyet yazdık sonuçta)
Biz ne izledik,peki!!5-6 bölümde anne babası ile kaynaşıp,boşanmış anne baba çocuğu moduna giren Yaz,10 bölüm boyunca sığ düşünceli bir eski sevgili,kötülüğünü sağlam temellere oturtamamış en yakın arkadaş.
Annesini yıllardır çok seven,fedakar,özünde iyi bir adam olan eş adayı Tunç.
Kendi hayatında istediği gibi yaşayan,Dünya’yı umursamayan,kızı ile tanıştıktan sonra baba olmayı seven Mert.

İşin sonu şu ki;sen mutlu,ben mutlu  öykümüz buraya kadar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder